29 Ocak 2011 Cumartesi


dün gece gökyüzünü izledim ay ilk defa bu kadar yorgun görünüyordu , benim gibi onunda yarısı yoktu ; hali bana ismi sana benziyordu... yine ben ve sigaradumanından başka hiç bir şey yoktu odam da?

ve bugün senin için, sil baştan başlamak istedim.gözlerimi açar açmaz başlamalıydım sensizliği kabul etmiş geleceğe? önce saatim çalmadan uyandım ve miskinliğimden kurtuldum?evet bu sabah resmine bakıp günaydin sevgilim demedim...ayna ya bakarken düşündüm acaba buda başarısız olduğum oyunlardan biri mi olacak diye, sonra iyice baktım gözlerime ama bu sefer cesaretliydim oyunun sonu zaferle bitecekti.kalbim de düşünmek istemiyordu artık seni , kurtulmak istiyordu içindeki can kiriklari ndan.nereye kadar sürecekti bu amansız ve acımasız firtina?...;

ve bana haykırıyordu adeta dön artık bu çıkmaz yoldan , aşk ı öğretmemi bekleme , sana bilmediğin bir şey öğretemem , o gidiyor sende artık ?durma? hayallerinin yanına git unutma korkarak yaşiyorsan ruyalarınla ve umutlarınla kalırsın?kötü bir annenin üvey evladı gibi ömrün boyunca sahtesiyle yaşayıp gerçeğini beklersin.kısaca bu aşk fazla sana evet kalbim haklıydı aynaya son bir kez daha baktım gözlerimin etrafindaki çizgiler her şeyi anlatıyordu aslında.adeta taşıyamadığım acılar oraya birikmişti.kuru ve yeterince büyük bir okyanus gibiydi?
artık zaman kaybetmemeliydim geçmişe yolculuk yapmayı daha çok isterdim ama o bile acı verecekti .

birden arkamı döndüm ve hızlı adımlarla dışarı çıktım.bunu tek başıma başaramayacaktım herkes bilsin istedim ve tanıdık tanımadık her keze ; o artık yok , unuttum , unuttum , unuttum diyecektim.belki de mantıksızdı ama zaman geçip gidiyordu daha fazla dayanamıyordum.bu yolda işe yaramayacaktı yine mayin tarlasinda yürümeye çalışıyordum?

artık gücüm bitmişti nefessiz kaldim yanımda olsaydın daha iyi olmazmiydi ? yine sana dönmek zorundaydım yada senle beraber her şeye veda etmek?fazla düşünmedim sensizde olsa dünya,gözüme perdeler inene kadar seninle yaşayacaktım?pişman olduğum şeyler vardı yeniden doğup gelsem boyun eğmezdim bu yok oluşuma.delgeç gibi parçalayıp yok ederdim kaderi?ama vazgeçmem lazımdı keşkelerden beni sadece ben kurtarabilirdim.her şeyden vazgeçip gitmek istesem, buradan göçerken yine yalnız gidecektim .hep benimleler diye umutlandığım iyi gün dostlarim yanımda olmayacaklardı.. beni yalnızca sen söküp alabilirdin bu çıkmazın içinden .ister sevgilim , istersen arkadaşım , babam , oğlum gibi elini uzatman yeterliydi?



artik kisa cümleler kuruyorum , konuşmak zor geliyor. iyi - kötü yaşadığımız hiçbir şeyi paylaşmak istemiyorum kimseyle?sadece ay işinğinda saklidir o güzel anılarım diye düşünüyorum.gökyüzü tüm sevenleri tanıyor ve bir kalp kirildiğinda sadece sevenler için ağlıyor .inan bana göz yaşlariminizin tadi ayni .sadece ikimiz için ve hep ben şarkimi söylerken yağıyor yağmurlar?o ağlıyor ben izliyorum ve anlıyorum her şey insanlar için?

o masum görünen çakil taşlari parçalıyor kalbimi.kanım buz gibi ,hissediyorum ve durduramıyorum.adeta çocukken sahip olduğum kirmizi rugan ayakkabilar gibi rengi.yalnızlık hoş geldin diyor bana sinsi bir gülümseme ile ve sonra soruyor bile bile senin adin ne diye?o çürüteceğini sanıyor aşkımı ama bilmiyor ki ne ?değirmenler? öğütemedi kalbimi. vazgeçtim dünyadan , ben bir mülteciyim diye haykırıyor kalbim....

imkansızda olsa ömrüm boyunca seni bekleyeceğim bana "birak kadinin olayim" diyene kadar...yemen türküsü nün dediği gibi giden gelmiyor.?deli kizim uyan? diye bekledim senelerce ama artık gitme vakti geldi. söylenecek söz yok gidiyorum ben hoşçakal?

"kadin","artik kisa cümleler kuruyorum"dedi usulca,"perdeler"üstüne üstüne geliyordu sanki yükler vardı ardında,oysa"kelimeler yetse"ydi neler vardı aklında,bir de "can kiriklari" izin verse gülümsemesine...

Hiç yorum yok: